SEREBRAL PALSİ’Lİ ve AİLE

Her çocuğun gelişiminde aile, yaşamsal etkinliktedir. Çocuğun yeterli ve nitelikli gelişmesi, yaşam ve toplumla özdeşleşerek bütünleşmesinde, ailenin yaklaşımı, belirleyici faktördür.

Ailenin yaklaşımı öncelikle çocuğun kendi kendine vereceği değer üzerinde etkilidir. Öz değerine inanılan ve değerli olduğu hissettirilen ortamlarda yetişen çocuklar, kendilerine güvenen erişkinler olurken; çeşitli nedenlerle yetersizlik/acizlik mesajı verilenler, sadece mutsuz çocuklar olmakla kalmayıp, ilerleyen yaşlarda da bu ezikliğin olumsuzluklarını mutlaka yaşayacaklardır.

—–

Serebral Palsi’lilerin kişilik gelişiminde ve bütünüyle yaşamında, ailenin etkinliği daha da yoğundur. Çünkü “ÇOCUĞUN, SEREBRAL PALSİ KAYNAKLI YETERSİZLİKLERİNİ YAŞAMLA BAĞDAŞTIRMA SORUMLULUĞU”, direkt olarak ailenindir.

Söz konusu sorumluluğa bakış açısı, özürün öğrenilmesini takiben geliştirilmek zorunda kalınan bir dizi psikolojik savunma ve/veya püskürtme mekanizmasıyla doğru orantılı gelişir. Özürün aileye açıklanma, hedef belirleme vb. süreçler, genel anlamda açık ya da örtülü “olumsuzluk+umutsuzluk+beklenti sınırlılığı” esasına dayalıdır. Bu nedenle aile çoğu zaman, “ÇOCUĞUN, SEREBRAL PALSİ KAYNAKLI YETERSİZLİKLERİNİ YAŞAMLA BAĞDAŞTIRMA SORUMLULUĞU”nu üstlenemez. Üstlenemediğini kabullenmek de istemez, çünkü bu, ailenin temel yaşam sorumluluklarındandır.

Öyleyse, “ÇOCUĞUN, SEREBRAL PALSİ KAYNAKLI YETERSİZLİKLERİNİ YAŞAMLA BAĞDAŞTIRMA SORUMLULUĞU”nun yetersiz üstlenildiğini ya da hiç üstlenilemediğini gizleyecek mekanizmalar olmalıdır ve zaten vardır.

İşte günümüzde Serebral Palsi’lilerin ailelerinde gözlemlenebilecek YEDİ TEMEL TUTUM’un altısı, “ÇOCUĞUN, SEREBRAL PALSİ KAYNAKLI YETERSİZLİKLERİNİ YAŞAMLA BAĞDAŞTIRMA SORUMLULUĞU” ile ilgili sorunların yansıması olan temel yaklaşımlardır.

Bunları şöyle sıralayabiliriz:

KABULLENME
SUÇLULUK
UTANÇ
ENGELİ YADSIMA
ENGELLİYİ REDDETME
TECRİT (ÖRTÜLÜ ve AÇIK olmak üzere, iki TECRİT şekli vardır.)

“BENİMSEME” ise, bu sorumluluğun istekle üstlenilebildiği tek yaklaşım, diğer deyişle, “TEK İDEAL YAKLAŞIM”dır.

Aslı DİNÇMAN
İzmir, 18 Ocak 2007