,"İYİ Kİ SEN VARSIN…" DİYEBİLMEK

Geçen bölümlerde spastiklerin yaşamında ailenin yerini ve özürlüye yönelik temel yaklaşımları, nedenleriyle birlikte inceledik. Şimdi ise sizlere İNSAN üzerinde mucizeler yaratabilecek, kısacık bir cümleden sözetmek istiyorum. Eminim birçok kez duymuş, hatta kullanmışsınızdır, “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesini… Ne var ki şu dört kelimenin biraraya geldiklerinde üstlendikleri sınırsız anlamı ve salt onları kullanarak neler anlatabileceğimizi acaba gerçek anlamda düşünüyor muyuz?

Özellikle de spastik çocukların gelişim dönemlerinde tüm aile fertleri için “İYİ Kİ SEN VARSIN…” cümlesi eşi bulunamayacak bir rehberdir. Eğer spastik bir çocuğunuz, kardeşiniz ya da akrabanız varsa ve onun için endişeleniyorsanız içinizden sürekli olarak -ama GERÇEKTEN İNANARAK- o sihirli ifadeyi geçirmenizi öneriyor ve söz veriyorum ki bu yolla tüm psikolojik sıkıntılarınız kısa sürede azalacaktır…

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” ne demektir? İfadenin gerçek anlamı bilinçaltına yöneliktir ve aile bireyleri çocuğa “İYİ Kİ SEN VARSIN…” derken aşağıdakileri dile getirmek istemektedirler:

“SENİ ‘SEN’ OLDUĞUN İÇİN SEVİYOR VE KOŞULSUZ BENİMSİYORUZ. VARLIĞIN AİLEMİZ İÇİN BÜYÜK BİR BENZERSİZLİK VE MUTLULUK KAYNAĞIDIR…”

Tahmin edilebileceği gibi “İYİ Kİ SEN VARSIN…” kolaylıkla benimsenecek ifadelerden değildir. Hatta spastiklerin duymaya hiç alışkın olmadıkları bir cümle olduğunu ve şu anda bile, uzman olan ya da olmayan, birçok okurun inançlarına aykırı düşebileceğini de açıklıkla söyleyebilirim. Ancak tüm bunlar onun ne kadar yararlı ve doğru olduğunu en kısa zamanda anlamamız için engel oluşturamaz, oluşturmamalıdır…

“BASİT BİR CÜMLE İÇİN KOSKOCA BİR BÖLÜM HARCADIĞIMI” düşünenler de olabilir. “İYİ Kİ SEN VARSIN…”, “KISA” bir cümle olabilir ama asla “BASİT” değildir. Bu sözcüklerin biraraya geldiklerinde gerçekten de yaşamı tümüyle değiştirme gücüne sahip olan, geniş kapsamlı ve çok yönlü bir ifadeyi oluşturduğunu satırlar ilerledikçe hep birlikte göreceğiz.

“İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın direkt olarak çocuğa iletilmesi en ideal yaklaşımdır. Ancak aile fertlerinin ruhsal sorunları ya da çocuktaki zihinsel özür vb. faktörler nedeniyle ifade özürlüye aktarılamıyor ve onun tarafından da anlaşılamıyorsa, bireylerin “İYİ Kİ O VAR…” demeleri de yeterlidir. Nasıl olsa samimiyet içeren her söz, davranışlara da yansıyacaktır.

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesi neden spastiklerden uzaktır ve aileler neden özürlü çocuk için anılan cümlenin kullanılmasını “GARİP” karşılamaktadırlar? Dilerseniz öncelikle “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyebilmek için gereken özellikleri görelim ve dolayısıyla da spastik çocuk bulunan ailelerin konumuz ifadeyi niçin kullanamadıklarını öğrenelim:

I) “İYİ Kİ SEN VARSIN…” DEMEK, ÖZÜRÜ SEVMEYİ GEREKTİRİR…

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesinin temel ilkesi “ÖZÜRÜ SEVMEK”tir. Çocuğun özürünü sevmeyen hiçbir aile ferdi bu cümleyi kullanamaz. Spastik olmayı sevmek çılgınlık değil, akıllılıktır… Çünkü bir ömür boyu ya bu özürle içiçe yaşanacak ya da aile fertleri spastik kişiyle birlikte olacaklardır. Özürü sevmek çocuğu bir bütün olarak algılamayı ve dolayısıyla da ona “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyebilmeyi kolaylaştırır.

Özürü sevmenin koşulu ise onu ÇOCUĞA AİT BİR ÖZELLİK olarak görebilmektir. Bu satırları okuduktan sonra bana büyük bir dehşetle, “ÇOCUĞUMUN ÖZÜRÜNÜ SEVMELİ MİYİM?” sorusunu yöneltmek isteyenlere, “EĞER BUNALIMA GİRMEK İSTEMİYORSANIZ, EVET…” yanıtını veriyorum. Çünkü biliyorum ki aileler özürü gerçekten sevemez ve dolayısıyla “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyemezlerse, çok kısa zamanda büyük baskılar yaşamaya başlayacaklar, hatta çocuğu sevmeleri de olanaksızlaşacaktır. Bu nedenle uzmanlar sistemli bir psikolojik yardım süreci başlatmalı ve öğrenildikten hemen sonra özürün aile fertleri tarafından benimsenmesi mutlaka sağlanmalıdır.

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesi ne durumda olursa olsun spastik bireyin varlığından mutluluk duyulduğunu kanıtlar. Çocuğun yataktan kalkamaması ya da hiçbir şeyden anlamaması önemli değildir. “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı koşullar ya da özür derecesi etkileyemez, çünkü onun çıkış noktası SALT İNSAN ilkesidir. Üstelik aile fertleri konumuz olan ifadeyi özürlüye moral vermek amacıyla değil, gerçekten böyle hissettikleri için kullanmaktadırlar.

Unutmamamız gereken gerçek şudur ki, asıl olan İNSAN’IN ÖZÜ’dür. Çocuğun yatalak, kör, sağır ya da spastik olması doğal karşılanmalıdır, çünkü bu özellikler gerçekten de doğaldır… Spastik çocuk ailesi olmak asla İNSAN YETİŞTİRME coşkusunu ve ona “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyebilmenin doyumsuz huzur ve mutluluğunu engellememeli, aksine FARKLI KİŞİLERİ TOPLUMA KAZANDIRMA yolunda aileyi kamçılamalıdır…

II) “İYİ Kİ SEN VARSIN…” DEMEK, ÇOCUĞU HERŞEYİYLE BENİMSEMEKTİR…

Aile fertlerinin spastik çocuğa “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyememelerinin diğer nedeni ise onu benimseyememeleridir. Özürün oluşumunu takiben ortaya çıkan “EKSİK ÇOCUK” kompleksi, çocuğun varlığından mutluluk duymayı ve onu SAĞLIKLI BİR İNSAN olarak benimsemeyi olanaksızlaştırmaktadır.

Burada şöyle bir soru sorulabilir: “Sorunlu ailelerde spastiklerin özürlerinden ayrı görülememesi ‘İYİ Kİ SEN VARSIN…’ ifadesini önlerken, ‘Benimseme’de çocuğun özürüne ‘ENGELLEYİCİ FAKTÖR’ olarak önem verilmemesi ve SALT İNSAN ilkesi ‘İYİ Kİ SEN VARSIN…’ için sağlıklı bir zemin hazırlamaktadır. Sakatlığın yok sayılması çocuğa ‘İYİ Kİ SEN VARSIN…’ diyebilmeyi kolaylaştırmaz mı?”

İkinci Bölüm’den de anımsayacağımız gibi, özürü yadsımak çocuğun varlığından mutluluk duymayı sağlamaz. Aksine, zaman geçtikçe aile fertleri -özürü sürekli bilinçaltında tutmayı başaramayacakları için çocuğu da reddetmeye başlayacaklardır. Çocuğun alışılmış “SAKAT” kalıpları doğrultusunda algılanması ve özürünün ön plana çıkarılması ise “ACİZ GÖRME”ye yol açmakta, dolayısıyla da aile bireylerinin
“İYİ Kİ SEN VARSIN…” demeleri olanaksızlaşmaktadır.

“Benimseme”de ise özür çocuğun benliğinin bir öğesi olduğundan, kişi ondan ayrı düşünülmez ve spastik olmasının potansiyelini kullanmasını engellemesine de izin verilmez. “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesi ailede öylesine büyük bir coşkuya yol açar ki, herşeyiyle benimsenen çocuk yoğun bir sevgi, saygı, güven ve gerçekçilik ortamında yetişerek İNSANI İNSAN YAPAN KAVRAMIN FİZİKSEL YETENEKLER OLMADIĞINI ÖĞRENİR…

III) “İYİ Kİ SEN VARSIN…” DEMEK, “SALT İNSAN” İLKESİ DOĞRULTUSUNDA ÇOCUK YETİŞTİRME SORUMLULUĞUNU DA ÜSTLENMEKTİR…

Spastiklere “İYİ Kİ SEN VARSIN…” denilememesinin diğer nedeni ise bu ifadenin gerçekten büyük sorumlulukları da beraberinde getirmesidir. Oysa insan kolayı seven bir varlıktır. Hiçbirimiz zor şeylerle uğraşmaktan, ZORU DENEMEKTEN hoşlanmayız.

Spastiklere “İYİ Kİ SEN VARSIN…” dediğimizde de onların öz’üne inme, potansiyellerini araştırma, özelliklerini keşfetme ve daha da önemlisi SALT İNSAN olarak değerlerini bulma, ortaya çıkarıp değerlendirmelerini sağlama sorumluluğunu üstleniriz; bunlar da hiç kolay elde edilebilecek gelişmeler değildir… Birçok aile, yukarıda açıklanan zor ve anlamlı sorumluluktan korktukları için spastik çocuk ve gence “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyerek yaşamın en doyumsuz hazlarından olan “SALT İNSAN İLKESİ DOĞRULTUSUNDA ÇOCUK YETİŞTİRME COŞKUSUNU” duymak yerine, alışılmış özürlü kalıplarına uyum sağlamaya çalışmaktadır.

Sözettiğim uyum çabası doğal olmayan ve salt psiko-sosyal baskılar sonucu oluşan bir zorlamadır. Aile bireyleri bugüne dek sakatlar için belirlenmiş normlara karşı çıkmamaya çalışırken, sağduyularını ve dolayısıyla da hepimizin özünde varolan SALT İNSAN ilkesini dışlamak zorunda kalırlar. Bu nedenle de spastiklere ilişkin kalıplara uymak aile bireylerinde çok önemli ruhsal rahatsızlıklara yol açacak, üstelik bunların nedenini yardımsız çözmeleri de mümkün olamayacaktır.

Oysa spastiklere “İYİ Kİ SEN VARSIN…” demek, bunalımlardan korunmak için en emin yoldur. İnsana İNSAN OLDUĞU İÇİN DEĞER VERMEK, onun VARLIĞINDAN MUTLULUK DUYMAK ve ÖZÜNÜ KEŞFETMEK belki çok yoğun enerjiler gerektirecek ama bu çabanın sonuçları da muhteşem olacak, üstelik aile fertleri (En kötü olasılıkla) hiçbir şey başaramadan da olsa yaşamaktan zevk alan bir kişiyi topluma kazandırmanın doyumuna ulaşacaklardır.

IV) “İYİ Kİ SEN VARSIN…” DEMEK, HEYECANLI VE SONUCU BİLİNMEYEN BİR SERÜVENİN BAŞLANGICIDIR…

“İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı zevkli, heyecanlı ve sonucu bilinmeyen bir serüvenin başlangıcı olarak algılamak da ifadenin benimsenmesini kolaylaştıracaktır. Bugüne kadar kabul edilen kalıplar doğrultusunda yetiştirilen spastiklerin ne kadar gelişerek topluma uyum sağlayabildiklerini ve ne ölçüde üretken olabildiklerini hep birlikte gördük… Benim izlenimim söz konusu çocuk ve gençlerin sadece “KATLANILAN” bir “ZORUNLULUK”tan öteye geçemedikleri, tam olarak tanınamadıkları, benimsenemedikleri ve gerçek anlamda toplumla bütünleşemedikleri yolundadır. Oysa eminim ki spastikler
“ÖMÜR TÜKETMEK İÇİN” dünyaya gelmiyorlar. Onların da hedefleri, idealleri ve istekleri, insanlığa verebilecekleri vardır, olmalıdır… Öyleyse topluma benimsetilmek istenen kalıplarda aksaklıklar bulunmaktadır.

Gelin şimdi “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ile yeni serüvenler başlatalım. Bu, İNSAN ve YAŞAM ile dopdolu öyle bir macera olsun ki, kişiyi sınırladığına inandığımız tüm olguları bir kenara bırakarak İNSAN dediğimiz o uçsuz bucaksız Evren’i inceleyelim, çözelim, ondaki tüm güçleri açığa çıkaralım, potansiyelini kullanmasını sağlayalım ve huzur içinde İNSANLIK SORUMLULUĞUMUZU yerine getirelim…

Spastik bireye “İYİ Kİ SEN VARSIN…” dediğimizde İNSAN YETİŞTİRME serüvenimizi de başlatmış oluruz. Sonuç hakkında hiçbir şey düşünmek doğru değildir. Zira özür derecesi çocuğun tüm fiziksel, hatta düşünsel aktivitelerini etkilemiş olabilir ve Önceden yapılacak her varsayım, gerçekleşmeme olasılığının ortaya çıkmasıyla birlikte, coşkumuzu yitirmemize yol açacaktır. Emin olabileceğimiz tek şey hareket noktamızın doğruluğudur ve çocuk da en kötü olasılıkla, bedensel yetenekleriyle hiçbir şey başaramayan ama ruhsal açıdan sağlıklı bir fert olarak yetişecektir…

V) “İYİ Kİ SEN VARSIN…” DEMEK, KALIPLARI YERLE BİR ETMEKTİR…

Günümüzde spastik olmak “Dünyanın” olmasa bile, “Birçok olumluluğun sonu” gibi değerlendirilmektedir… Eğer aile fertlerinizden biri spastikse çevrenizden açık ya da kapalı bir dille “ŞANSSIZLIK” mesajları almaya başlarsınız. Hele tüm bunları gözardı ederek ona “İYİ Kİ SEN VARSIN…” demeye kalkarsanız, kendi adınıza gerçekten zorlu savaşımları başlatmış olursunuz. Asla unutulmamalıdır ki spastik kişiye “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyerek doğru ilkelerle örülü bir “İNSAN YETİŞTİRME SERÜVENİ” başlatıldığı için hiç kimse tarafından desteklenmek olası değildir. Aksine herkes sizi eleştirecek, kınayacak, hatta “ÇILGIN, DELİ” vb. sıfatlarla yolunuzdan çevirmeye çalışacaktır. Çünkü konuşamayan, yürüyemeyen, hiçbir şey beceremeyen, hatta kafasını bile zor dik tutan birine “İYİ Kİ SEN VARSIN…” demek, değerini ve önemini sadece “ZEKİ” insanların algılayabilecekleri bir ayrıcalıktır…

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesi kalıpları yerle bir etmeyi gerektirir ve ne yazık ki ender rastlanan böyle cesur kişiler de, DÜNYAYI YANLARINDA BULMALARI GEREKİRKEN, çocuğun gelişim dönemlerinde hep yalnız kalacaklardır. Çünkü onların en büyük hataları (!?!…), ALIŞILMIŞ KALIPLARA UYMAYAN AMA SAĞLIKLI, MUTLU VE DOYUMLU BİR BİREY YETİŞTİRMEYİ AMAÇLAMAKTIR…Bu noktada “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı benimseyecek uzman ve ailelere seslenmek istiyorum: “‘İYİ Kİ SEN VARSIN…’ İFADESİNİN «KOLAY» OLDUĞUNU ASLA ÖNE SÜRMÜYORUM AMA «DOĞRU» OLDUĞUNU BİLİYORUM… İNSAN YETERİNCE GÜÇLÜ BİR VARLIKTIR VE ASLINDA HİÇ KİMSE TARAFINDAN DESTEKLENMEYE/ALKIŞLANMAYA GEREKSİNİMİ YOKTUR… SPASTİKLERİ YETİŞTİRİRKEN BİRKAÇ YIL ONAYLANMAK UĞRUNA ALIŞILMIŞ NORMALARA SAPLANIP KALIRSANIZ, O BİRKAÇ YILIN SONUNDA BÜYÜK OLASILIKLA BOZULMUŞ SİNİRLER VE RUHSAL AÇIDAN DA AĞIR DERECEDE SAKATLANMIŞ BİR ÇOCUKLA YAPAYALNIZ KALACAK YA DA BÖYLE BİR ÇOCUK YETİŞTİRİLMESİNE YOL AÇMANIN VİCDAN AZABINI DUYACAKSINIZ…

OYSA SPASTİK ÇOCUĞUN TEMEL GELİŞİMİ TAMAMLANANA KADAR, YAKLAŞIK YİRMİ-YİRMİBEŞ YIL, ÇEVRENİZDEN YA DA BUGÜNE DEK ÖĞRENDİĞİNİZ KURU TEORİLERDEN DEĞİL, SAĞDUYUNUZDAN, ‘İYİ Kİ SEN VARSIN…’ İFADESİNDEN, ‘BENİMSEME TUTUMU’NDAN VE BU KONULARI GERÇEKTEN ÖZÜMSEMİŞ UZMANLARDAN DESTEK ALMAYA KARAR VERİRSENİZ, SPASTİK BİREYİN TEMEL GELİŞİMİ TAMAMLANIP KİŞİLİĞİ SAĞLIKLI BİÇİMDE OLUŞTUĞUNDA, TÜM DÜNYAYI YANINIZDA BULACAKSINIZ… ZATEN O ZAMAN BAŞKALARININ NE DÜŞÜNDÜĞÜ DE SİZİ ÇOK İLGİLENDİRMEYECEKTİR, ÇÜNKÜ DOĞRUYU UYGULAMANIN HUZURUNU DUYACAKSINIZ…”

Çevreye meydan okumak ve kalıpları yıkmak, herkese bağırıp-çağırmak ya da her duyduğumuza olumsuz reaksiyon göstermek değildir. Spastik çocukla ilgili olarak her kesimden yüzlerce tepki gelecek ve tümüne öfkeyle karşılık vermek bireylerin ruh sağlığını olumsuz etkileyecektir. Kalıpları yıkmanın en sağlıklı yolu hiç kimseye açıklama yapma gereği duymadan yalnızca DOĞRULARI savunmak ve uygulamaktır. Siz spastiklere coşkuyla “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyor ve NE YAPTIĞINIZI GERÇEKTEN BİLİYORSANIZ, bunu hiç kimseye onaylatmak zorunda değilsiniz. Diğer aile ve uzmanlara da söz konusu ilkeyi Öğretmek için çaba harcayabilirsiniz ama emin olunuz ki kendi amaçlarınız için onaylanmaya, desteklenmeye ihtiyacınız yoktur…
——O—–
Yukarıda ele aldıklarımız “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın temel ilkeleri ya da darboğazlarıdır. Bunları yeterince özümsediğimizde spastiklere “İYİ Kİ SEN VARSIN…” deme yolundaki önemli engelleri de aşacağımıza inanıyorum.
*****

“İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı kullanabilmek kadar önemli olan diğer konu ise onu nasıl dile getirdiğimizdir. Dilerseniz şimdi de anılan ifadenin günlük yaşama ve spastik kişiye yansıtılma biçimlerini ele alalım:

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” İFADESİNİN DİLE GETİRİLİŞ BİÇİMLERİ

Hissedilen ya da düşünülen her olgunun çocuğa yansıtılması kaçınılmazdır. Üstelik “İYİ Kİ SEN VARSIN…” gibi olumlu cümlelerin günlük yaşamda etkisini göstermesi hem yetişkinlerin, hem de özürlünün yaşama sevincinin güçlenmesine katkıda bulunacaktır. Aile fertlerinin “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı hangi yollarla dile getirdiklerini üç ana başlıkta inceleyebiliriz:

I) GİZLİ İFADE

Aile fertleri çocuğun varlığından mutluluk duymalarına rağmen, bunu dile getirerek “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın sorumluluğunu üstlenebilecek güçte değillerdir. Toplum baskısından aşırı etkilenenlerde gözlenebilecek olan bu ifade biçimi çoğunlukla tutumların rehabilitasyonu sırasında ortaya çıkmakta ve çevreye aykırı düşme endişesinden kaynaklanmaktadır. Bu koşullarda kişiler “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın yararının bilincindedirler ve onu çocuğa hissettirmek istemektedirler.

Ancak bilinçaltlarında her zaman “ACABA BÖYLESİNE UÇ BİR FELSEFEYİ BENİMSEMEK DOĞRU MU?” sorusu vardır. Çocuğa olan davranışlarını “İYİ Kİ SEN VARSIN…” düşünce sistemi açısından değerlendirdiğimizde, okumayı yeni sökmüş çocukların sözcüklere yaklaşımlarındaki ürkekliğe benzer bir yaklaşım sezinleriz… “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı üstü kapalı biçimde iletmeye çalışmalarına rağmen söz konusu aileler, hissettiklerini açıkça dile getirebilmeyi de çok arzularlar. Özetle DOĞRULAR ile KALIPLAR arasında bocalayıp dururlar…

Örneğin coşkulandığı bir anda içinden çocuğuna “İYİ Kİ SEN VARSIN…” demek gelen anne ya da baba bunu açıkça söylemek yerine, sadece sırtını sıvazlamakla yetinebilir. Söz konusu davranış da çocuk üzerinde olumlu izler bırakacaktır ama unutmamalıyız ki hiçbir şey direkt ifade edilen “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın yerini dolduramaz… Üstelik “Gizli İfade”de çocuğun algılama düzeyinin çok yüksek olup, kişisel çabasıyla gizlenen mesaja ulaşması gerekmektedir ki bu da sağlıklı bir yol değildir. Her insanın olayları yorumlayışı farklı olduğundan, spastikler de ailelerinin açık ve net olmayan davranışlarından kendilerine göre sonuçlar çıkaracaklar ve bunların gerçeği ne ölçüde yansıttığı da tartışmaya açık olacaktır.

“Gizli İfade”nin diğer dezavantajı da “İYİ Kİ SEN VARSIN…”a ulaşmak için spastik bireyin en azından normal bir zeka ve algılama gücüne sahip olmasının gerekliliğidir ki bu da ancak zeka ve ruh sağlığına büyük önem verilen “Benimseme Tutumu” ile mümkündür. “‘BENİMSEME’ DIŞINDAKİ YAKLAŞIMLAR DOĞRULTUSUNDA YETİŞTİRİLEN SPASTİKLERİN ZEKALARI GERİ KALIR…” şeklindeki savımdan yola çıkarak diyebiliriz ki, İSTİSNALAR DIŞINDA “GİZLİ İFADE”NİN ÇOCUK TARAFINDAN DOĞRU YORUMLANMASI OLANAKSIZDIR…

Burada çok önemli bir noktaya da değinmek istiyorum: Gerçekte “İYİ Kİ SEN VARSIN…” yorumlanarak anlaşılacak bir ifade değildir. Daha doğrusu “YORUMLANMAMASI”, “OLDUĞU GİBİ ALGILANMASI GEREKEN” bir düşünce sistemidir. Çocuğun da direkt olarak “İYİ Kİ SEN VARSIN…” mesajını alamaması, az sonra açıklayacağım mucizevi etkiyi en az yüzde seksen azaltacaktır.

“Gizli İfade”yi önlemek için ne yapılabilir? Tutumların giderilmesi sırasında aile fertlerinin çevre baskısından etkilenmemeyi öğrenmeleri sağlanmalıdır. “Benimseme”nin ve “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın “Tek doğru” olduğu ama çevreden gelecek tüm mesajların da bu doğrultuda olamayabileceği benimsetilmelidir. “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesinin çocuğun algılama gücüne bırakılmasının çok riskli olacağı da önemle vurgulanmalıdır.

“Gizli İfade” yerleşmişse, aileye verilebilecek mesajları şöyle özetleyebiliriz:

1) SPASTİK BİREYİN “GİZLİ İFADE” İLE “İYİ Kİ SEN VARSIN…”
İLETİSİNİ NET OLARAK ALGILAYAMAYACAĞI AİLE FERTLERİNE GENİŞ KAPSAMLI BİÇİMDE AÇIKLANMALIDIR.

2) SPASTİKLERE İLİŞKİN DOĞRULAR HER ZAMAN VE HERKES TARAFINDAN BENİMSENEMEZ; AİLE FERTLERİNİN ÖĞRENDİKLERİ/İNANDIKLARI DOĞRULARI UYGULAMA ÖZGÜRLÜKLERİ İSE HER KOŞULDA VE HER ZAMAN VARDIR…

3) EĞER ÇOCUĞA “İYİ Kİ SEN VARSIN…” DEMEK İSTİYORSANIZ, BİR DEFA DA OLSA MUTLAKA AĞZINIZDAN ÇIKSIN BU CÜMLE… ARDINDAN NASIL OLSA “İYİ Kİ SEN VARSIN…”IN BÜYÜSÜNE KAPILARAK ONDAN VAZGEÇEMEYECEKSİNİZ…

II) DOLAYLI İFADE

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” iletisi “Gizli İfade”deki kadar anlaşılmaz halde değildir. Çevrenin aşırı baskısı nedeniyle “Benimseme Tutumu”nu tam olarak yerine oturtamayan söz konusu aile fertlerinin başlıca sorunları, spastik kişiye “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı hissettirirken sürekli olarak dolambaçlı yollara başvurmalarıdır.

Aile bireyleri spastik çocuk ya da gencin ruhsal açıdan doyum sağlaması için ellerinden geleni yapmaya çalışırlar. Ancak bu çabaları sağ elle sol kulağın gösterilmesi gibidir. Aktarılması nefes almak kadar doğal ve kolay olan “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı öylesine karmaşıklaştırır ve teorikleştirirler ki sonuçta ifade, “YAŞAMIN PARÇASI” olmaktan çıkarak bir “BİLİM DALI” haline gelir… Tabii çocuk da ya hiçbir şey anlamaz ya da “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ın yapaylığından tedirgin olmaya başlar.

Bu ifade biçiminin en ilginç özelliği, spastik çocuğun varlığından mutluluk duyulduğunun çevreden saklanmasıdır. Aile bireyleri evde yalnızken, açıkça söylemeseler bile, tüm davranışlarıyla çocuğa “İYİ Kİ SEN VARSIN…” derler. Aile dışından insanlarla birlikte olduklarında ise “İYİ Kİ SEN VARSIN…”a yönelik olumlu davranışlar ya tamamen kesintiye uğrar ya da çok sınırlı mesajlarla sürdürülmeye çalışılır. Çünkü aile bireylerinin sakat birinin varlığından mutluluk duyduklarını açıklayarak topluma tümüyle aykırı düşmeye güçleri yoktur. Elbette ki burada katışıksız bir “Benimseme”den sözetmek de olanaksızdır, çünkü anılan yaklaşımda “Çevre ne düşünür?” endişesi asla bulunmaz. Yine de “Dolaylı İfade”, “Gizli İfade”den daha olumlu ve ideal tutumdakine yakındır.

“Dolaylı İfade” ile iletilen “İYİ Kİ SEN VARSIN…” sürekli yanlış algılamalara yol açar. Çocuk, aile bireylerinin kendisinden mutluluk duyduklarını fakat bunu toplumdan saklamak istediklerini farkettiğinde onlara karşı güvensizlik hissetmeye başlar. Neden böylesine güzel bir duyguyu gizlemek istediklerini çözemediği için zamanla “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesine duyduğu güveni de yitirir. Böylelikle ailesini ikiyüzlü insanlar, “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı ise sahte bir mesaj olarak değerlendirmeyi öğrenir.

Eğer spastik çocuk veya gencin zeka düzeyi çok yüksekse konumuz olan ifade biçiminin bile bazı olumluluklar yaratması mümkündür. Gerek çevreden aldıkları mesajlar nedeniyle, gerekse konuyu yeteri kadar özümseyemedikleri için aile fertlerinin “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı açıkça dile getirmekte zorluklar yaşadıklarını farkeden spastikler, dolaylı yoldan aktarılanları alma konusunda hassas davranarak yakınlarına yardımcı olmaya çalışacaklardır. Ancak böylesine bilinçli özürlülerin “Dolaylı İfade” ile yetiştirilmesi de gerçek bir rastlantı, hatta mucizedir… Üstelik çocuğun algılama kapasitesi ne kadar geniş olursa olsun, az sonra ele alacağımız “Direkt İfade” ile aktarılan “İYİ Kİ SEN VARSIN…” cümlesinin spastikler üzerinde yaratabileceği mucizeler, konumuz dile getiriliş biçiminde gerçekleşemeyecektir.

“Dolaylı İfade” nasıl giderilebilir? Ailelere verilebilecek mesajları şöyle özetlemek istiyorum:

1) “İYİ Kİ SEN VARSIN…” BİR BİLİM DALI DEĞİL, YAŞAMIN EN DOĞAL CÜMLELERİNDENDİR. EĞER ONU MUTLAKA TEORİLERE DAYANDIRMAK İSTERSENİZ HEM BAŞARISIZLIĞA UĞRAR, HEM DE YANLIŞ YAPMAMA BASKISI ALTINDA EZİLİRSİNİZ. OYSA İFADEYİ “NEFES ALMAK GİBİ” ALGILAR VE İÇİNİZDEN GELDİĞİ GİBİ DİLE GETİRİRSENİZ ONUN NE KADAR ÇÖZÜMLEYİCİ VE YAŞAMSAL BİR OLGU OLDUĞUNU HİSSEDERSİNİZ.

2) SPASTİK BİR ÇOCUĞUNUZ OLDUĞU İÇİN MUTLULUK DUYMANIZ ÇILGINLIK DEĞİLDİR VE BUNU KİMSEDEN SAKLAMAMALISINIZ. BÖYLELİKLE DİĞER AİLE VE UZMANLARI DA SAĞDUYULARINI KULLANMAYA YÜREKLENDİREBİLİRSİNİZ.

3) ÇOCUKTA GÜVENSİZLİĞE YOL AÇAN “DOLAYLI İFADE” “İYİ Kİ SEN VARSIN…”IN ETKİSİNİ EN ASGARİ DÜZEYE İNDİRGEMEKTEDİR. EĞER AMACINIZ “SALT İNSAN İLKESİ DOĞRULTUSUNDA İNSAN YETİŞTİRMEK” İSE BUNU “DOLAYLI İFADE” İLE BAŞARMANIZ ÇOK ZORDUR.

III) DİREKT İFADE

“Benimseme Tutumu”nu tam olarak uygulayabilen ailelerde “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesinin dile getiriliş biçimidir. Fertler her davranışlarıyla açık ve net olarak çocuğa değer verdiklerini ve onun varlığından mutluluk duyduklarını hissettirirler. Kendilerine güvendiklerinden, “ÇEVRE” endişesinden uzaktırlar. Söz konusu ailelere çoğunlukla, “BRAVO, BU HALDEKİ BİR ÇOCUKLA İLGİLİ KONUŞURKEN BİLE NEŞ’ELİSİNİZ…” vb. tepkiler gelir. Onlar ise “BU HALDE” sözcükleriyle neyin ima edildiğini bir türlü anlayamazlar…

“Direkt İfade” hem çok kolay, hem de çok zordur. Kolaydır, çünkü benimsenmek istenmese de bir insana “İYİ Kİ SEN VARSIN…” mesajını vermek hepimizin özünde varolan doğal dürtüdür, daha da önemlisi İNSANA ÖZGÜ GEREKSİNİMLERDENDİR. Çünkü bu dört kelime -az sonra açıklayacağım nedenlerle- duyana olduğu kadar, söyleyene de güç verir. Diğer bir deyişle “Direkt İfade”den yararlananlar bir anlamda kendi benliklerini de daha güçlü duruma getirmektedirler. Bunun yanı sıra “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyebilmek gerçekten zordur, çünkü bölümün başlangıcında değindiğim birçok sorumluluğu da beraberinde getirecektir…

Aile bireyleri sık sık “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesini kullanırlar. Davranışlarında da anılan düşünce sisteminin izlerine her zaman rastlamak mümkündür. Ancak bu asla göze batan ve gösterişli bir aktarım değildir; onlar sadece ÖYLE HİSSETTİKLERİ İÇİN spastik çocuğa “İYİ Kİ SEN VARSIN…” demektedirler.

Tüm aileleri “Direkt İfade”ye yüreklendirmek mümkündür. Yapılması gereken tek şey, sağduyularını kullanma konusunda kişileri eğitmektir. Bizlere bugüne kadar hep içimizden gelen seslere güvenmememiz öğretildi. Oysa duyarsız bir mantık, insanı ancak yanlışlara ulaştırır; şans eseri doğruya varsak bile bu bizim başarımız değil, GERÇEĞİN ZAFERİ’dir ve bu koşullarda kendimizle gurur duymaya da hiç hakkımız olmayacaktır…

İşte kişileri “Direkt İfade”ye yüreklendirmek isteyenler için
birkaç mesaj:

1) İSTİNALAR DIŞINDA, HER İNSANIN İÇİNDE ÇOCUĞUNA SÖZ VE
DAVRANIŞLARIYLA AÇIKÇA “İYİ Kİ SEN VARSIN…” DEME ARZUSU VARDIR. DOĞRU YÖNTEMLER KULLANILIRSA BU ARZU HER İNSANDA UYANDIRILABİLİR.

2) SPASTİKLERE DİREKT İFADELERLE “İYİ Kİ SEN VARSIN…” DEMEK CESARET, BİLGİ VE ÖZGÜVEN GEREKTİRİR. SÖZ KONUSU ANLATIM ŞEKLİNİN ZORLUKLARININ OLMASI BİZLERİ KORKUTMAMALIDIR. ÇÜNKÜ ELDE EDECEKLERİMİZ TÜM ÇABALARIMIZA DEĞECEKTİR.

3) “DİREKT İFADE”Yİ KULLANDIĞIMIZDA ÇOCUĞUN SAKATLIĞINA İLİŞKİN TÜM ENDİŞELERİMİZ AZALACAKTIR. ÇÜNKÜ “İYİ Kİ SEN VARSIN…” İLE GERÇEKLEŞEBİLECEK MUCİZELER, SPASTİKLERİN POTANSİYELİNE YÖNELİK GÜVENSİZLİK VE SINIRLAMALARIN SALT ÖNYARGI VE YANLIŞ UYGULAMALARDAN KAYNAKLANDIĞINI AÇIĞA ÇIKARACAKTIR.

4) SEZGİLERİNİZE GÜVENEREK İÇİNİZDEN GELDİĞİ GİBİ DAVRANIR VE SIK SIK “DİREKT İFADE”Yİ KULLANIRSANIZ, SPASTİK ÇOCUĞUN RUH SAĞLIĞINDAKİ İLERLEMELER KARŞISINDA HAYRETE DÜŞECEK, DAHA DA ÖNEMLİSİ “DOĞRUYU” BULMUŞ OLMANIN VE BENİMSEMENİN DOYUMSUZ HUZURUNU YAŞAYACAKSINIZ.

*****

Buraya kadar “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın darboğazlarını ve aile içinde nasıl değerlendirilip uygulanabileceğini gördük. “Spastiklere ‘İYİ Kİ SEN VARSIN…’ diyebilmek birçok sorunu çözümleyecektir.” diyoruz. Öyleyse söz konusu ifadenin yaratabileceği mucize, farklı bir ifadeyle, “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın spastiklere kazandıracakları nedir?

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” İFADESİ SPASTİKLERE NELER KAZANDIRIR?

Her ne kadar “İYİ Kİ SEN VARSIN…” “Benimseme Tutumu”nun göstergesi olsa da, hangi yaklaşıma eğilimleri olursa olsun tüm ailelerin onu sıklıkla düşünmeye çalışmalarında yarar vardır. Çünkü söz konusu cümle aile fertlerinin beyinlerindeyken bile spastikler için önemli avantajlar sağlayacaktır. Nedir bunlar? Hepsini ayrı ayrı ele alarak değerlendirmek istiyorum:

I) YAŞAMA SEVİNCİ VE COŞKUSU

Varlıklarının, başkalarını mutlu kıldığını ve dünyayı daha da güzelleştirdiğini bilenler için yaşam, sonu gelmeyecek zevkli bir serüven gibidir… Spastikler de düşünsel boyutta hiç farklı değillerdir ve “İYİ Kİ SEN VARSIN…” iletisini alarak BİR KİŞİNİN BİLE OLSA YAŞAMINI RENKLENDİREBİLDİKLERİNİ HİSSETTİKLERİNDE dünyaya bakış açıları değişir… Üstelik bedenlerini kullanamadıkları için eksiklik duygusuna kapılarak yaşama sevinçlerini tümüyle yitirme riskleri de bulunan ağır derecede spastikler için “İYİ Kİ SEN VARSIN…”, yaşama bağlanmak ve zorluklarla savaşmak amacıyla kullanılabilecek bir kalkan gibidir.

Yaşamdan coşku duyabilmek ise, kişinin “BİR İŞE YARADIĞINI”
hissetmesiyle mümkündür. Ağır fiziksel sakatlıkları nedeniyle hiçbir şey başaramayan spastikler için tek çıkar yol, salt VAROLDUKLARI İÇİN ailelerine mutluluk verdiklerini duyumsayabilmektir. Bu da ancak “İYİ Kİ SEN VARSIN…” iletisiyle gerçekleşebilecek ve spastik çocuk/genç yaşamdan coşku duyabilmek için, hiç olmazsa duygusal boyutta, bir neden bulabilecektir.

II) ÖZGÜVEN/ÖZSAYGI

Ne kadar ilginçtir ki insan, CANLILAR ARASINDA “EN GÜÇLÜ” OLDUĞU HALDE, SAHİP OLDUĞU SINIRSIZ POTANSİYELDEN ŞÜPHELENEN ve kendine güven/saygı/sevgi duymak için hep başkalarının desteğine gereksinim duyan tek varlıktır. Söz konusu zaafımız nedeniyle özümüze, o harika bireye bir türlü inanıp güvenemeyiz. Çoğu zaman yapabileceğimizin en kötüsüyle yetinir, “Potansiyelini yeterince kullanmıyorsun…” diyenlere de “Elimden bu kadar geliyor.” yanıtını vererek kendimizi aldatırız.

Ne yazık ki fiziksel yetersizlikleri nedeniyle spastiklerin kendilerine güvenebilmeleri ve saygı duymaları çok daha zordur. Aile bireylerinin “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesini sık sık kullanmaları çocuktaki özsaygı ve özgüven kavramlarını da geliştirecektir. Çünkü anılan her iki olgunun da temeli “DEĞERLİ OLMA DUYGUSU”na dayanmaktadır.

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” mesajını alan spastikler konumuza ilişkin olarak şunları düşünebileceklerdir: “İYİ Kİ BEN VARIM. AİLEM ONLARLA BİRLİKTE OLMAMDAN HOŞNUT. ÖYLEYSE BEN ÖNEMLİYİM VE BİREY OLARAK BÜYÜK DEĞER TAŞIYORUM.” Burada verdiğim ifade asla megalomaniyle karıştırılmamalıdır. “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ile spastik çocuk sadece “ÖNEMLİ OLDUĞU” duygusunu geliştirir; kendini aşırı beğenmez ya da dünyanın merkezi olduğuna inanmaz. Tam tersine, özsaygı ve özgüven duyduğu için kendini sürekli geliştirmeye, güzellikler oluşturmaya ve yaratıcılığa kanalize olur.

III) BAŞARMA ARZUSU

İnsanoğlu, az önce açıkladığım “GÜCÜNÜ BİLMEME ZAAFI” nedeniyle birşeyler başarmak için de yüreklendirilmeye gereksinim duymaktadır. Üstelik bugüne dek aileler tarafından benimsenen bilinçsiz yaklaşımlar kadar, uzmanların iyi niyetle fakat fazla düşünmeden uyguladıkları eğitim ve tedavi yöntemleri de spastiklerdeki başarı motivasyonunu sıfırlamıştır. Artık spastikler -birkaç istisna dışında- “BAŞARI” kavramını ya hiç tanımamakta ya da salt fiziksel alandaki ilerlemelerle sınırlamaktadırlar ki bu bakış açısı da insanlık adına, düşünülemeyecek kadar korkunç bir trajedidir… Eğer spastiklere yeniden ve GERÇEK ANLAMDA başarma arzusu kazandırılamaz ve bizlerden beklenen tek şey özbakım gereksinimlerimizi karşılamamız olursa, üzülerek yazıyor ve uyarıyorum ki, tüm insanlık spastikleri bir “Fazlalık”, “Yük” olarak sırtlamak zorunda kalacak, üstelik bunun en büyük sorumlusu da “BİZİ BU HALE GETİRENLER” olacaktır…

Çözüm yine “İYİ Kİ SEN VARSIN…”da gizlidir. Eğer aile fertleri anılan ifadeyi çocuğa direkt ve içtenlikle yansıtabilirlerse onda gerçek bir başarma arzusu uyandırırlar. Çünkü spastikler desteklenmeye, sevgi ve saygı görmeye çok açıktırlar; eğer ailenin yaklaşımı da gerçekten dürüst ve sağlıklıysa, onlar da tüm güçleriyle AİLELERİNE LAYIK OLMAYA çalışacaklardır.

Başarma arzusu beyinde başlar… Eğer çocuk neyi, niçin yapması gerektiğini bilmiyor ya da yalnızca emirlere itaat ediyor ve kendisinden istenilenleri salt YAPMASI GEREKTİĞİ İÇİN YAPIYORSA, spastiklerde BAŞARMA ARZUSU oluşturulabileceğinden sözetmek olanaksızdır. “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı kullandığımızda ise çocuk ÖZSINIRLARINI VE “SALT İNSAN” OLARAK DEĞERİNİ KOLAYLIKLA KEŞFEDECEĞİNDEN, POTANSİYELİNİ GENİŞLETMEYE VE TÜMÜYLE KULLANMAYA ÇALIŞACAKTIR. Çünkü “İYİ Kİ SEN VARSIN…” tam anlamıyla YAŞAMDA BİRŞEYLERE İMZA ATMA ARZUSU uyandırarak, spastikler için sürekli bir gelişme ortamı sağlamaktadır.

IV) FARKLI OLABİLME AYRICALIĞI

Dikkat edilirse “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesinin kullanılmadığı ailelerde çocuğun dış görünümü ve konuşmasındaki farklılıkların “EKSİKLİK”, “HATA” ya da “UTANÇ” kaynağı olarak algılandığı ve “Sakatlığın akılcı bir düzeyde tedavisiyle birlikte, çocuğun onunla uyum içinde yaşamasını da sağlamak” gibi akılcı bir çözüm gözardı edilerek sakatlığın tamamen giderilmeye çalışıldığı açığa çıkacaktır. Çünkü spastik bireyin varlığından mutluluk duyabilmek için sakatlığını da severek benimsemek gereklidir. İşte bu noktada “Benimseme” dışındaki tutumlarda “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın kullanılmasını güçleştiren kısır döngü ortaya çıkmaktadır. Çelişkilere yol açmamak için konuyu geniş kapsamlı olarak açıklamak istiyorum:

Spastiklere “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyebilmek için onlara farklı olabilme ayrıcalığı tanımak zorunludur. Bunu başarabilmek için ise çocuğa “İYİ Kİ SEN VARSIN…” düşünce sistemiyle yaklaşılmalıdır. Aile fertleri ise “Benimseme” dışındaki tutumlarda, sakatlık derecesi çok az bile olsa çocuğun varlığından mutluluk duyamadıklarından, ona KENDİSİ OLMA ÖZGÜRLÜĞÜNÜ de veremezler. Böylelikle sakatlığın tüm aile üzerindeki olumsuz izleri artar ve kişilerdeki “EKSİKLİK” duygusu da güçlenir. Anılan kısır döngü de “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ile gelecek “FARKLI OLABİLME AYRICALIĞI”nı olanaksızlaştırır.

Kullandığım “AYRICALIK” kelimesini önemle vurgulamak istiyorum. “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesinin çocuğa kazandıracağı bu avantajı açıklamak için “FARKLI OLABİLME ÖZGÜRLÜĞÜ” ya da “FARKLI OLABİLME OLANAĞI” sözcüklerini de seçebilirdim. Oysa herkesin “FARKLI OLABİLME ÖZGÜRLÜĞÜ” ve “OLANAĞI” vardır ama ne yazık ki “İYİ Kİ SEN VARSIN…” olmaksızın hiç kimse bu imkanlarını keşfedip kullanamaz. Özetle konumuz ifade bizlere kelimenin tam anlamıyla “FARKLI OLABİLME AYRICALIĞI”nı sunmaktadır.

“İYİ Kİ SEN VARSIN…”dan yararlanılarak çocuğa “FARKLI OLABİLME AYRICALIĞI” tanındığında ne olur? Spastikler, özürleri de dahil olmak üzere, tüm kişisel özelliklerini sevmeyi ve değerlendirmeyi öğrenirler. Kendilerini geliştirerek FARKLILIKLARIYLA başarılara imza atarlar ve tüm insanlığa şu gerçeği haykırırlar: “BİZ FARKLIYIZ VE BÖYLE OLMAKTAN MUTLUYUZ… AYRICALIKLARIMIZ, TÜM İNSANLIK ADINA ELDE EDECEĞİMİZ BAŞARILARI DESTEKLEYİCİ BİR UNSUR OLACAKTIR…”

V) SEVGİ, GÜVEN, HUZUR VE BAĞLILIK DUYGULARI

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” sağlıklı bir kişiliğin temelleri olan sevgi, güven, huzur ve bağlılığın da garantisidir. Çocuk insanları sevmeyi, onlara güvenmeyi, huzurlu ortamda yaşamayı ve böyle bir ortam oluşturmayı ve sevgiden kaynaklanan bağlılık duyguları geliştirmeyi “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesi yardımıyla öğrenir.

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” sevginin en kolay ifade yollarındandır. Çünkü kişinin varlığından mutluluk duymamız, onu sevdiğimizin göstergesidir. Yaşamının ilk yıllarından itibaren de sevgiyle yetişen bir çocuk da DOĞAYI, YAŞAMI ve İNSANI SEVMEYİ ÖĞRENECEKTİR…

Spastikler için güven duygusu büyük önem taşımaktadır. Çünkü bizler de herkes gibi en azından duygusal açıdan başkalarına bağlanma gereksinimi duyarız. Üstelik sağlıklı bir güven duygusu, İNSANOĞLUNUN BUGÜNE DEK YADSIDIĞI EN BÜYÜK GEREKSİNİMDİR. Birbirimize güvenmeyi “APTALLIK” olarak algılamak sadece özgüvensizliğin göstergesidir; aldatılmaya göz yummak ise İNSANLARA GÜVENMEKTEN değil, KİME, NASIL ve NE ÖLÇÜDE GÜVENECEĞİMİZİ SAPTAYAMAMAKTAN KAYNAKLANMAKTADIR ki, bu da potansiyelimizin bilincinde olmadığımızın en açık kanıtlarındandır… “İYİ Kİ SEN VARSIN…” iletisi çocuğa “SANA DEĞER VERİYORUM, BANA GÜVENEBİLİRSİN…” mesajı verir. Böylelikle spastikler başkalarına güvenmeyi olduğu kadar, özdeğerlerini takdir etmeyenlere karşı uyanık olmayı da öğrenirler.

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” spastiklerin en büyük gereksinimi olan “HUZURLU BİR ORTAMIN” sağlanmasında ve çocuğun da sakin, uyumlu bir fert olarak yetişmesinde rol oynamaktadır. Varlığının hiçbir anlam taşımadığını sezen çocuğun ise huzurlu olması mümkün değildir. O, her an reddedilme paniği yaşadığı için zamanla ailesine güvenmemeye de başlayacaktır.

Bağlılık duygusunun kaynağı sevgidir. O, birçok kişinin savunduğunun aksine yetersizlikten değil, güçlü bir karakterden kaynaklanmaktadır. Spastiklerin duygusal doyumlarının sağlanabilmesi de, ailelerine bağlılık duymalarıyla olasıdır. “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın çocuğa verdiği önemli bir mesaj da “SENİ KOŞULSUZ SEVİYOR VE SANA BAĞLILIK DUYUYORUZ…” olmaktadır. Böylelikle spastikler kişilerin birbirlerine bağlılıklarının olumsuzluk ve eksiklik değil, İNSANA ÖZGÜ DOĞAL BİR GEREKSİNİM olduğunu algılayabileceklerdir.

*****

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” İFADESİ AİLE BİREYLERİNE NELER KAZANDIRIR?

“İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın spastiklere kazandırdığı temel avantajları gördük. Bunların yanında, ifadenin eğitim, öğrenme, üretme, yaşam, ölüm vb. yaşamsal olgulara yönelik olumlulukları da bulunmaktadır.

Böylesine kapsamlı bir yaşam felsefesinin salt özürlü için yararlı olduğunu düşünmek, konuya çok dar açıdan bakmak olacaktır. Zaten “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı çekici kılacak ve ifadenin benimsenmesini sağlayacak olan da şimdi ele alacağımız, spastik çocuk dışındaki aile fertlerine yönelik boyuttur. Çünkü günümüzde yerleşen kalıplar, spastiklerin düşünsel ve duygusal gereksinimlerini arka plana iterek ailelere, “SİZ SALT ÇOCUĞUN BAKIMINDAN, TEDAVİ VE EĞİTİMİNDEN SORUMLUSUNUZ…” mesajını iletmektedir ki, bu da -özlerinde varolan eğilimleri yadsımak zorunda bırakıldıkları için­kişileri büyük bunalımlara sürüklemektedir. İşte “İYİ Kİ SEN VARSIN…” aileyi bu tür baskılardan kurtararak hem birey, hem de topluluk olarak sağlıklı bir yapıya kavuşmalarına olanak sağlamaktadır.

Dilerseniz “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın bu boyutunu da inceleyerek bölümü noktalayalım:

I) CESARET VE ÖZGÜVEN

Spastik kişiye “İYİ Kİ SEN VARSIN…” demek aile fertlerinin yaşama karşı cesaretlerini ve özgüvenlerini arttırır. Onlar, sakatlar hakkında gündeme getirilmeye bile çekinilen bir felsefeyi yaşamlarının en doğal öğesi yapmışlar ve çevrelerine de YAŞAYARAK örnek olmaktadırlar ve bu gerçekten de ders alınması gereken bir başarıdır. Cesaretleri, günlük yaşamdaki olağan gelişmelerde de davranışlarını direkt etkileyerek onları kaos ve bunalımlardan korur.

Çocuğa iletilmeden, düşünce boyutunda bile kalsa her
“İYİ Kİ SEN VARSIN…” ailenin özgüvenini geliştirici rol oynar.
“ÇOCUK NE DURUMDA OLURSA OLSUN ONUN VARLIĞINDAN MUTLUYUM… ÜSTELİK TÜM TEPKİLERE KARŞI KOYARAK ‘İYİ Kİ O VAR…’ DİYEBİLİYORUM, ÖYLEYSE BEN GÜÇLÜYÜM…” düşüncesini geliştirebilenler, ister kişisel, isterse spastik çocukla ilgili olsun, hiçbir zorluk karşısında pes etmeyeceklerdir…

II) ÖZÜMÜZDEKİ DOĞRUYU YAKALAYABİLME GÜCÜ VE HUZURU

Çeşitli nedenlerle öyle davranamasa da öz itibarıyla İNSAN, HER HÜCRESİYLE DOĞRUYU SAVUNMAYA EĞİLİMLİ BİR VARLIKTIR… Bu nedenle “İYİ Kİ SEN VARSIN…” insanoğlunun yapısına en uygun felsefelerdendir. Ondan yararlanabilen her aile ferdi de ÖZÜNDE VAROLAN DOĞRUYU YAKALAYBBİLME GÜCÜNÜ VE ONA ULAŞMANIN HUZURUNU duyumsayacaktır.

Aslında “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın önüne setler yığanlar çevremizdekiler değil, bizleriz… Tanrı, yaşamımıza yeni bir yön verecek olan bu ifadeyi özümüze kattığı halde, bizler çeşitli faktörlerin etkisi altına girerek bir anlamda kendimizi inkar ederiz. “İYİ Kİ SEN VARSIN…”ı özgürce kullanabilenler ise gerçek anlamda huzuru da yakalarlar. Somutlaştırılamayacak olan bu duygu, insanın kendiyle barışık olmasına ve tanımlanamayacak kadar yoğun bir iç huzura kavuşmasına yol açacaktır.

III) ZORUNLULUK VE ACIMA DUYGUSUNDAN KORUNMA

“Benimseme” dışındaki tüm yaklaşımların temeli, ailedeki yetersizlik duygusudur ve bunlar çoğunlukla “ZORUNLULUK” ve “ACIMA DUYGUSU”ndan kaynaklanan şiddet ya da zaaf içeren davranışlara dönüşür. Öyleyse diyebiliriz ki, “ZORUNLULUK” ile “ACIMA” ortadan kaldırılabilirse sakatlığın aile üzerindeki olumsuzlukları da azaltılabilecektir.

Bu noktada “İYİ Kİ SEN VARSIN…” devreye girerse, anılan sorunlar direkt olarak ortadan kaldırılabilecektir. Çocuğu “SALT İNSAN” İlkesi doğrultusunda değerlendirmek ve “SPASTİK KİŞİNİN VARLIĞINDAN MUTLULUK DUYMAK”, zorunluluk ve acıma hissinin en büyük düşmanıdır. Böylece aileler en korkunç sonuçlara yol açacak tutumlardan bile korunabileceklerdir.

“İYİ Kİ SEN VARSIN…”ın diğer önemli özelliği de, hangi yaklaşıma eğilimli olurlarsa olsunlar, aile fertlerini sürekli “Benimseme Tutumu”na doğru çekmesidir. Hatta biraz ileri giderek şunu savunabiliriz: Spastiklere ilişkin konularda bir kere bile olsa “İYİ Kİ O VAR…” diyenler, ideal yaklaşımın büyüsüne kapılmaya adaydırlar ve coşkuyla desteklenebilirlerse çocuklarıyla çok daha olumlu ilişkiler kurabileceklerdir.

IV) SPASTİK BİREYİ BÜTÜNÜYLE KEŞFETME ENERJİ VE SAĞDUYUSU

“Yük” olarak algıladığımız kişi ya da olguları tam anlamıyla keşfetme duyarlılığını gösteremeyiz. Üstelik böyle bir durumda doğal savunma mekanizmaları işlev kazanır ve özümüzde varolan İNSANI KEŞFETME ENERJİSİ de felç olur. Daha açık bir dille, potansiyel olarak hepimizde bulunan İNSANI KEŞFETME ENERJİSİ, yeterli duyarlılık ve isteğin olmadığı koşullarda düşünsel boyutta iptal edilmektedir. Eğer anılan mekanizma olmasaydı sınırsız potansiyelimizle, akıl ve yüreğimizi seferber edemediğimiz olgular arasında gider gelir, sağduyumuzu kullanmaksızın GERÇEK ANLAMDA hiçbir şey başaramayacağımız için de sonuçta akli dengemizi yitirirdik…

Özürlü ailelerinde gözlemlenen, “Çocuğa yönelik gelişmeleri destekleme” konusundaki enerji yetersizliğinin kaynağı da yukarıdaki savımdan yola çıkılarak bulunabilir. Çocuğu bütünüyle keşfetme konusundaki sağduyu ve arzularını yitiren ya da baskı altında tutan kişilerde İNSANI KEŞFETME ENERJİSİ devreden çıkarıldığı için, onlar spastiklere destek verme konusunda hep yetersizdirler.

Söz konusu enerjiye tekrar işlerlik kazandırılabilir mi? Bu soruya büyük olasılıkla “Evet.” yanıtı verilebilir. Çünkü biz onu ne kadar ihmal etsek, hatta önemsemesek de “İYİ Kİ SEN VARSIN…” yine yanımızdadır ve aile bireylerindeki İNSANI KEŞFETME DUYARLILIĞI’nı yeniden harekete geçirir. SPASTİK ÇOCUĞUN VARLIĞINDAN COŞKU DUYMAK, ONU BÜTÜNÜYLE TANIMA VE ANLAMA ÖZLEMİ/ARZUSU UYANDIRACAKTIR. Özürü ve çocuğun diğer özelliklerini anlamak ise, ailedeki “EKSİKLİK”, “KAYGI”, “KORKU” ya da “NEFRET” vb. olumsuz duyguları ortadan kaldıracaktır. Çünkü BİLMEK VE ANLAMAK SEVGİNİN/BENİMSEMENİN TEMEL İLKELERİDİR. BENİMSEMEK İSE İNSANI KEŞFETMEK İÇİN ATILAN İLK VE EN SAĞLAM ADIMDIR…

V) ZORU SEÇMEKTEN KAYNAKLANAN KİŞİSEL DOYUM

İnsanoğlu her zaman “ÖNEMLİ OLMA” gereksinimi duyar. Kazandığımız başarılarda da bu özlemin izlerine rastlamak mümkündür. Hatta, “Başarılarımızı ‘ÖNEMLİ OLMA’ özlemine borçluyuz.” diyebilmek bile mümkündür.

Spastiklere “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyebilen aile bireyleri
ZORU SEÇMEKTEN KAYNAKLANAN KİŞİSEL DOYUMU en üst düzeyde yaşayacaklardır. Kişinin kendine “BEN GÜÇLÜYÜM VE ZORU SEÇTİM…” diyebilmesi gerçekten önemli bir olaydır. Hele spastik birey sağlıklı, mutlu ve üretken bir fert olarak yetişir ve ailenin seçimi yüzde yüz başarıyla sonuçlanırsa, kişilerin ruhsal doyumları zirveye ulaşacaktır. Çünkü bedensel açıdan ağır sakatlığı bulunan birine “İYİ Kİ SEN VARSIN…” diyerek SALT İNSAN YETİŞTİRMEYİ, yani ZOR’u seçmek, önemli bir karardır ve buna cesaret edenler “FARKLI ve ÖNEMLİ” başarılara imza atmanın hazzını yaşayacaklardır…

“İYİ Kİ SEN VARSIN…” “Sihirli Mutluluk Reçetesi” değil, bilinç, içtenlik ve sevgiyle uygulanabilecek ve tüm aileler için dünyayı daha iyi yaşanabilir kılacak bir yaşam felsefesidir. Hepimizin özünde varolduğundan, harekete geçirilmesi ve kullanılması mümkündür. Gerçi “İYİ Kİ SEN VARSIN…” ifadesini benimsemek, büyük sorumluluklar üstlenmekle eşanlamlıdır; ancak şu da bir gerçektir ki, İNSAN GERÇEKTEN İSTEDİĞİ VE BENİMSEDİĞİ ZAMAN TÜM SORUMLULUKLARIN ÜSTESİNDEN GELEBİLECEK GÜÇTEDİR…

-*-*-*-