Ülke ve ulusların sosyal, kültürel, ekonomik ve evrensel gelişiminde en önemli rollerden biri, insana aittir. Üstelik bu sorumluluk, öylesine aktif ve yaşamsaldır ki, ülke yurttaşlarının, diğerlerinden bağımsız olarak böyle bir etkinlikte bulunması olanaksızdır. Diğer deyişle, her bir ülke ve ulus, direkt, dolaylı, bilinçli, ya da bilinçsizce diğerlerinin ilerlemesine katkıda bulunur.
Yukarıda söz edilen amaç doğrultusundaki uluslarası etkileşimin en dinamik potansiyeli, turizm ve turistlerdir. Zira, evrensel etkileşim, kültürlerin kaynaşması, ekonomik kalkınma vb. gelişim aşamalarının, turizm olmaksızın gerçekleşmesi oldukça zor ve sağlıksızdır.
Diyebiliriz ki, her turist, gittiği ülkenin en üretken ve zararsız sanayi birimi, özetle, “BACASIZ FABRİKASI”dır.
Turistin ülke kalkınmasındaki yerini üç boyutta inceleyebiliriz:
1. SOSYAL
2. KÜLTÜREL
3. EKONOMİK
SOSYAL
Ne ilginçtir ki, tüm teknolojik gelişmelere karşın, kişilerarası İletişimin dahi içtenlikten uzak ve güçlükle sürdürülebildiği günümüz dünyasında, farklı milletlerden gelen insanlarla sosyal açıdan kaynaşmada –istisnalar dışında- önemli darboğazlar yaşanmamaktadır. Dil, din ve ırk ayrımının silinerek, yalın insanın ön plana çıktığı turizm gerçeğinde, her türlü olumsuzluk ve zorluğa rağmen, insanın insanla anlaşabileceği kanıtlanmaktadır.
Ulusu kendi içinde hapis olmuşluktan kurtaran başlıca etken, turisttir. Ülkelerarası sosyal bağların en sağlıklısının temsilcisi olarak turist, dışa açılan kapıların altın anahtarı ve barışın simgesidir.
Turizm ve turistin öneminin herkes tarafından yeterince anlaşılabilmesi için yapılabilecek çalışmalarla, turiste bilinçli yaklaşım paralelinde artacak turizmin, ülkedeki her ferdin sosyal yaşam standardını olumlu etkilemesi kaçınılmazdır (Daha kaliteli sosyal mekanlar, eğlence/dinlenme tesisleri vb.).
Turist, gittiği ülkedeki sosyal ilişkilerinde, kendi medeniyetindeki iletişim gerçekliğini, özgün bakış açısıyla yansıtan kişidir. Bu da sosyal boyutta iki önemli değer içerir.
1. İNSAN İLİŞKİLERİNE ULUSLARASI PLATFORMDA YEREL BAKIŞ AÇISI.
2. AİT OLUNAN ULUSUN ETKİLERİNE PARALEL GELİŞEN, KİŞİSEL BAKIŞ AÇISI.
Böylelikle her turist, ziyaret ettiği yerin sosyal yaşamına silinmesi
olanaksız bir damga vurmakta ve çok şey kazandırmaktadır.
—o—
KÜLTÜREL
İnsanların birbirleriyle paylaşabilecekleri en önemli olguların başında kültür gelmektedir. Bu gerçeğe bir de, üyesi olunan toplumun genel anlamdaki kültür, gelenek ve göreneklerinin getireceği zenginlik ilave edildiğinde; turistin, gittiği ülkedeki kültürel önemi açığa çıkmaktadır.
Kültürel boyutta turistin bilgi kazandırma rolü de yadsınamaz. Kendi toplumunun bilgi ve uygarlık düzeyini, -sadece davranışlarıyla da olsa- başkalarına aktaran birey, aktarımlarıyla ulusal ve evrensel bilgi mozaiğinin ayrılmaz/vazgeçilmez bir parçası olmaktadır.
Turist, kültürel çoksesliliğin elçisidir. Kültürün uluslarası somut yansımalarının sembolü olarak, halkların uyumuna, ya da uyum yollarını keşfetmelerine aktif katkıda bulunmaktadır.
—o—
EKONOMİK
Ekonomi çarklarının kusursuz işlemesini sağlayan döviz, toplumsal refahın belkemiğidir. Dövizin bir ülkeye girmesinin en çağdaş, pratik ve sorunsuz yolu ise, turizm, dolayısıyla da turisttir.
Önemli olan, turistin ekonomiye katkısını, ticari kaygıya dayalı bir çıkar ilişkisine dönüştürmeden, insana değer vererek, ülkenin turizm boyutundaki çekiciliğini desteklemek ve içeriden reklama milyarlar harcamak yerine, dışarıdan -turizm aracılığıyla- yurt tanıtımına katkıda bulunmaktır.
—o—
Evet, “Turist bacasız fabrikaya benzer.”… Onun değerini gerçekten algılayabilmemiz için herşeyden önce insanı ön plana çıkararak, misafirlerimizi ülke ve toplum dinamiğinin en değerli unsurları olarak görmeli ve onların katkılarının daha anlamlı olabilmesi için, yurdumuz için yılmadan, duraksamadan ve özveriyle çalışmalıyız…
Aslı DİNÇMAN