Bireyler söz konusu olduğunda, bağımsız yaşamaya verilen önemi hepimiz biliriz…
“BAĞIMSIZLIK” KAVRAMINI TOPLUMSAL, SİYASAL, EKONOMİK VE KÜLTÜREL BOYUTTA DEĞERLENDİRDİĞİMİZDE İSE; ÜLKEMİZDE SOSYAL DUYARLILIĞIN GİDEREK AZALDIĞINI, HATTA KAYBOLMAYA YÜZ TUTTUĞUNU FARK EDİYORUZ. TÜRKİYE’MİZİN, GÜZEL YURDUMUZUN BAĞIMSIZLIĞINI HEMEN HEMEN HİÇ İRDELEMİYOR, BAĞIMSIZLIĞIN DEĞERİNİ KİŞİSELLİKTEN EVRENSELLİĞE YÜKSELTEMİYORUZ…
Bu nedenledir ki, bizim temsilcimiz olma sorumluluğunu verdiklerimizin, toplumsal bağımsızlığımıza verecekleri değeri önceden görme ya da bize böyle bir değer verilmesini bekleme bilincimiz zedeleniyor.
Oysa ATATÜRK’ümüz bu konuda bize şöyle sesleniyor:
“Tam bağımsızlık denildiği zaman, elbette siyasi, mali, ekonomik, adli, askeri, kültürel vs. her hususta tam bağımsızlık ve tam serbestlik demektir. Bu saydıklarımızın herhangi birinde bağımsızlıktan yoksunluk, millet ve memleketin gerçek anlamıyla bütün bağımsızlığından mahrumiyeti demektir.” (1921)
“Kayıtsız şartsız tabiriyle açıkça ifade edilen egemenliği, milletin sorumluluğunda tutmak demek; bu egemenliğin en küçük bir parçasını sıfatı, ismi ne olursa olsun, hiçbir makama vermemek, verdirmemek demektir.”
“Bir millet, varlığı ve hakları için bütün kuvvetiyle, bütün maddi ve fikri kuvvetleriyle ilgili olmazsa;,bir millet kendi kuvvetine dayanarak varlığını ve bağımsızlığını sağlamazsa, şunun bunun oyuncağı olmaktan kurtulamaz.”
Kişisel bağımsızlık kaygısı taşısalar da, aynı kaygıyı yurduna karşı duymayan, ya da aktif biçimde dışa yansıtamayan kişilerden oluşan toplumlarda, “Bağımsızlık” kavramı da bireysellikle sınırlı kalıyor… Böylelikle de ülkemiz, Mustafa Kemal ATATÜRK’ün hedef gösterdiği “TAM BAĞIMSIZLIK” idealine yönelemiyor.
Kanımca, BAĞIMSIZLIĞI BİREYSELLİKTEN KURTARARAK, ÜLKESEL VE EVRENSEL BOYUTUYLA YAŞAMA İDEALİNE yönelebilmemiz için;
· Tam ulusal bağımsızlık yolunda, Mustafa Kemal ATATÜRK eşsiz bir rehberdir. Onun düşüncelerini analiz edebildiğimiz oranda, ideal bağımsızlığa ve ideal bağımsızlık bilincine de yakınlaşırız. ATATÜRK’ümüzün bu konudaki sözlerini, yorulmadan, tekrar tekrar okuyalım, okunmasını sağlayalım…
· Kişisel / ailesel kaygılarımızın ötesine geçerek, ulusal geleceğimize sahip çıkalım. Bizi temsil edenlere de, bu bilincimizi hissettirelim…
· Gençlere, sadece kendi bağımsızlıklarına ilişkin mesajlar vermek yerine, vatanla ilgili konularda da, ATATÜRK’ün ifadesiyle, “TAM BAĞIMSIZLIK” bilinci ve azmi kazandıralım…
Yine büyük önderimizin kendi kişiliğini tanımlarken söylediği gibi, BAĞIMSIZLIĞI KARAKTERİMİZ haline getirebildiğimiz oranda, sadece coğrafi değil; siyasi, mali, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlardaki bağımsızlığı gerçek anlamda yaşayabilir ve bu kararlılığımızı tüm dünyaya hissettirebiliriz…
Aslı DİNÇMAN
İzmir, 04 Ağustos 2006
Bireysel bağımsızlığın ötesine geçebilmek PPS (Tıklayın)